Maçın 6. dakikasında yediğimiz golle 1-0 yenik duruma düştüğümüz maçta Elazığspor tam farkı 2'ye çıkarıyordu ki dönen topta Diarra'nın asisti Isaac'in golü ile beraberliği yakaladık. Açıkçası maçın kırılma anının bu dakika olması gerekiyordu. Olmasa bile ne yapıp edip oldurmalıydık.
Tempolu geçen ilk yarı hakkında biraz daha olumlu konuşmak mümkün ama ikinci yarı için olumlu konuşulabilecek pek bir şey yok ne yazık ki. Elazığspor'un ikinci golüne kadar olan 15 dakikalık süre içerisinde futbol oynamak, gol atmak hiç aklımızda yoktu. Bu lakayıtlığın cezasını da ligin alt sıralarından kurtulmaya çalışan Elazığ 60. dakikada kesti.
Skor 2-1 olduktan sonra ise beraberliği yeniden yakalamak için futbolu hatırladık. Hatırladık ama kalan 30 dakikada bu konuda ne kadar başarılıydık orası zaten ayrı bir tartışma konusu; ancak daha önemli tartışma konusu bizim daha ne kadar bu beraberlik sevdasıyla küçük hesapların peşine takılıp kalacağımız...
Düşüşte olan performansımıza rağmen Antalyaspor hala çok rahatlıkla üst sıraları kovalayabilecek bir konumda, Elazığspor ise düşme hattının içinde... Ancak sahadaki oyuna bakıyorsunuz 1-1 iken de beraberliği razıyız. Yahu biz Elazığspor'u yenmeyip kimi yenmeyi hedefliyoruz?
Kaldı ki skor 1-1 iken futbol oynasak bu futbolun karşılığı +2 puan olacak, biz beraberlik sevdamız nedeniyle skor olarak geriye düşünce futbol oynamaya kalkışınca futbolumuzun karşılığı olsa olsa +1 puan oluyor. Emek aynı emek de peki mücadele neden +1 yerine +2 için verilmiyor? Böyle olması çok daha mantıklı değil mi?
Bu maçta takım da kötüydü ama mağlubiyetin asıl sorumlusu yine Mehmet Özdilek. Çünkü takımın kafasına bu beraberlik sevdasını yerleştiren Mehmet Özdilek... Bir savaşı kazanmak istemeyen bir komutan olduğu sürece sahada savaşanlar ne kadar kazanmayı aklına koyabilir ki?
Özdilek kronikleşen hatalarını bu maçta da yaptı. Skor olarak geriye düşmüşüz, gole ihtiyacımız var ve elimizdeki en önemli hücum silahı Diarra ama bir bakıyorsunuz Diarra oyundan çıkan ilk isim oluyor. Kupa maçı öncesi dinlendirmek istedi diyebiliriz belki ama o zaman da madalyonun diğer yüzünde şöyle bir tablo karşımıza çıkar: "Elazığ'a kaybetsek de olur." Bu da pek kabul edilebilir bir anlayış değil.
2-0'dan kıl payı kurtulup 1-1'i yakaladığımız böyle bir maçta fırsatı tepmemeli ve 3 puanı alan taraf biz olmalıydık. ama bunu başaramadık. Ligin ilk yarısında 4-0 gibi net bir skorla geçtiğimiz Elazığspor'a rövanşta 3 puanı vermiş olduk. Ancak bu noktada şunu açıklığa kavuşturmak gerekiyor ki biz bu maçta Elazığspor'a değil, bir kez daha beraberlik sevdamıza yenildik.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Küfür ve hakaret içeren yorumlarınızın yayınlanmayacağını hatırlatır, yorumlarınızı paylaşarak blogumuzu zenginleştirdiğiniz için teşekkür ederiz.