Fenerbahçe galibiyetinden sonra zorlu bir Trabzonspor maçı olacaktı. Rakip 10 haftada 5 gol yemiş, bir maçta 2 gol yememiş bir takım. Özellikle deplasmanda yaptıkları sağlam defans ile dikkat çekiyordu. Hatta bana nedense Trabzon'un oynadığı oyun önceki senelerdeki Antalyaspor'u anımsatıyordu.
Trabzonspor'un bu kapalı oyunundan dolayı daha maçın başında yediğimiz gol zor sıkıcı geçecek bir maçın bizi beklediğini belli etti. Türkiye'de kabul gören, kapanan Anadolu takımı ve saldıran şampiyon olmuş takım görüntüsü bu sefer tersine döndü. Kapanan bir Trabzonspor bunun üzerine durmadan saldıran bir Antalyaspor vardı sahada.
Saldırmasına saldırıyorduk ancak takımda bir isteksizlik vardı ilk yarıda. Özellikle Tita ve Isaac çok isteksizdi. Zaten Tita'yı Kayserispor maçından beri görmüyoruz sahada. Bir an önce kendini toplaması lazım. Defansta da Musa oldukça kötü gününde idi. Adam kaçırdı, topu oyuna sokamadı, oldukça düşüktü performansı. Onun da kulağının çekilmesinin vakti geldi.
Değinilmesi gereken bir konu ise kullandığımız 12 kornerden birinin bile tehlike yaratmaması... Oldum olası zaten şu kornerlerin paslaşarak kullanılmasını anlamış değilimdir. Gelen ikinci gol öncesi kullanılan kornerin de nasıl kullanıldığını hatırlıyorsunuzdur sanırım.
İkinci yarıda yapılması gereken iki hamle vardı. Son haftalarda üstün performans sergileyen Murat Duruer ile Ömer'in oyuna dahil olması lazımdı. Önce Murat girdi ve direkt belli etti kendini. Takımın durağan oyun anlayışı birden değişti, ataklar başladı. Belki de yakaladığımız en net pozisyonlardan biri Murat'ın ortasında Ömer'in vurduğu şut idi.
Her şeyden öte bana göre önceki maçlara göre kötü oynadığımız bir maçta son 5 dakikada 1-0'dan geri gelip 2-1 kazanmak normal bir maçı 1-0 kazanmaktan çok daha önemlidir. 1-0 kazansak hala belkilere göre konuşabilirdik ancak bu şekilde kazanmak inanmışlığın göstergesidir. Hani derler ya "Yenilmemiz iyi oldu, ayaklarımız yere bastı" diye bu maç da futbolculara yenilebileceğimiz hissi yaşatmış olabilir.
10. haftayı da liderle aynı puanda geçiren futbolculara bize yaşattıkları bu heyecan için teşekkür ediyoruz.
Trabzonspor'un bu kapalı oyunundan dolayı daha maçın başında yediğimiz gol zor sıkıcı geçecek bir maçın bizi beklediğini belli etti. Türkiye'de kabul gören, kapanan Anadolu takımı ve saldıran şampiyon olmuş takım görüntüsü bu sefer tersine döndü. Kapanan bir Trabzonspor bunun üzerine durmadan saldıran bir Antalyaspor vardı sahada.
Saldırmasına saldırıyorduk ancak takımda bir isteksizlik vardı ilk yarıda. Özellikle Tita ve Isaac çok isteksizdi. Zaten Tita'yı Kayserispor maçından beri görmüyoruz sahada. Bir an önce kendini toplaması lazım. Defansta da Musa oldukça kötü gününde idi. Adam kaçırdı, topu oyuna sokamadı, oldukça düşüktü performansı. Onun da kulağının çekilmesinin vakti geldi.
Değinilmesi gereken bir konu ise kullandığımız 12 kornerden birinin bile tehlike yaratmaması... Oldum olası zaten şu kornerlerin paslaşarak kullanılmasını anlamış değilimdir. Gelen ikinci gol öncesi kullanılan kornerin de nasıl kullanıldığını hatırlıyorsunuzdur sanırım.
İkinci yarıda yapılması gereken iki hamle vardı. Son haftalarda üstün performans sergileyen Murat Duruer ile Ömer'in oyuna dahil olması lazımdı. Önce Murat girdi ve direkt belli etti kendini. Takımın durağan oyun anlayışı birden değişti, ataklar başladı. Belki de yakaladığımız en net pozisyonlardan biri Murat'ın ortasında Ömer'in vurduğu şut idi.
Her şeyden öte bana göre önceki maçlara göre kötü oynadığımız bir maçta son 5 dakikada 1-0'dan geri gelip 2-1 kazanmak normal bir maçı 1-0 kazanmaktan çok daha önemlidir. 1-0 kazansak hala belkilere göre konuşabilirdik ancak bu şekilde kazanmak inanmışlığın göstergesidir. Hani derler ya "Yenilmemiz iyi oldu, ayaklarımız yere bastı" diye bu maç da futbolculara yenilebileceğimiz hissi yaşatmış olabilir.
10. haftayı da liderle aynı puanda geçiren futbolculara bize yaşattıkları bu heyecan için teşekkür ediyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Küfür ve hakaret içeren yorumlarınızın yayınlanmayacağını hatırlatır, yorumlarınızı paylaşarak blogumuzu zenginleştirdiğiniz için teşekkür ederiz.