Antalyaspor-Beşiktaş maçının hakemi Mete Kalkavan... Kamuoyu tarafından Beşiktaşlı olarak bilinen Mete Kalkavan... Hal böyle olunca hakem konusu başkanımız Ali Şafak Öztürk'e soruluyor ve -Anadolu Ajansı kaynaklı haberden alıntıladığım- şu diyalog yaşanıyor:
Bir gazetecinin "Maçın hakemi Mete Kalkavan'ın kamuoyunda Beşiktaşlı kimliğiyle bilindiğine yönelik iddialar var. Ne düşünüyorsunuz?" şeklindeki sorusu üzerine Öztürk "Mete Bey kamuoyunda Beşiktaşlı damgası yemiş bir hakem ama aynı zamanda geleceği olan bir hakem. İşleri hakemlik. Kendi kariyerlerini de düşünüyorlardır aynı zamanda. İyi performans sergileyeceğini göreceğiz inşallah. Maçtan sonra biz de değerlendireceğiz. Ön yargılı düşüncemiz yok ama kamuoyunda Beşiktaşlı damgası yemesi bizim için çok da rahatlatıcı bir konu olmuyor." diye konuştu.
Ali Şafak Öztürk'ün bu açıklaması üzerine ise Forza Beşiktaş hesabı üzerinden çarşı şu görseli paylaşıyor:
Başkanımızın açıklaması ile çarşı'nın paylaştığı görseli birlikte ele alalım. Paylaşılan görselde Ali Şafak Öztürk üst aklı örnek almakla ve ona şirin görünmeye çalışmakla itham ediliyor. Peki, Ali Şafak Öztürk'ün açıklamalarında üst aklı örnek alarak dile getirilen veya üst akla şirin görünecek herhangi bir ifade var mı?
Haberde de görüldüğü üzere konuyu açan kişi Ali Şafak Öztürk bile değil, kendisine sorulan bir soruyu cevaplıyor sadece. Diğer bir deyişle bu soru sorulmasa belki de bu konuda konuşmayacaktı bile. Kaldı ki Antalyaspor olanca gücüyle Avrupa hedefine doğru ilerlerken böylesi kritik bir maça yapılan hakem ataması hakkında Antalyaspor başkanı olarak çıkıp kendisi doğrudan doğruya konuşmuş olsa bunun neresi yadırganabilir ki?
Ali Şafak Öztürk, verdiği cevapla hem kamuoyundaki Mete Kalkavan algısını göz önüne alarak endişelerini dile getirmiş hem de maçın adil bir şekilde geçmesi yönündeki temennisini dile getirmiştir. Bu cevapta üslup veya içerik olarak yanlış nerede?
Cevabı öncelikle üslup olarak değerlendirecek olursak cevapta herhangi bir sert ifade, kötü söz, hedef gösterme vs. yer almıyor. Var diyen varsa söylesin, konuşup tartışalım. Cevabı içerik olarak değerlendirelim. Maçın adil geçmesi yönündeki bir temmenniye -e o kadarına da pes artık diyerek- laf edilmeyeceğini varsayıyorum. O zaman geriye bir tek seçenek kalıyor. O da maçın hakemi Mete Kalkavan'a yönelik endişelerin dile getirmesi...
Eğer öyleyse Mete Kalkavan hakkındaki kamuoyundaki genel algıdan bahsetme zahmetine bile girmiyor; Forza Beşiktaş hesabında maçın hakeminin Mete Kalkavan olduğunun duyurulduğu gönderinin altına Beşiktaşlıların yazdıkları yorumlarla yanıt veriyorum. Tabii anlayana...
Şimdi de görselle ilgili bir diğer detaya gelelim. Görselin başlığı "Kişi Kendinden Bilir İşi" ve görselin içeriğinde de Ali Şafak Öztürk, kendisine yöneltilen bir soru üzerine hakem hakındaki endişesini dile getirdiği için üst aklı örnek almak ve ona şirin görünmeye çalışmakla suçlanıyor ve bir takım hakaretlere maruz kalıyor.
Evet, gerçekten de kişi kendinden bilir işi... Ali Şafak Öztürk'e bu suçlamayı yönelten Forza Beşiktaş adlı sayfanın bu sezon hakemlere yönelik yaptığı paylaşımları derlemeye çalıştım. Görseli üzerine tıklayarak büyük ekran yapabilir, yazılanları okuyabilirsiniz. Bu zahmete girmeyecekler için söyleyeyim. Maç öncelerinde ve maç sonlarında yapılan bu paylaşımlarla hedef gösterilen hakemler -alfabetik sırayla- Ali Palabıyık, Bülent Yıldırım, Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus, Halis Özkahya, Hüseyin Göçek, Özgür Yankaya...
Süper Lig'de görev alan 22 hakemin 7'si alenen hedef gösteriliyor. Beşiktaş bu haldeyse Anadolu kulüpleri ne yapsın diye soracağım ama kime soracağım ki? Çünkü hakemlere ek olarak söz konusu paylaşımlardan nasibini alanlar arasında MHK ve TFF de var, İstanbul medyası da... Bakın adı üstünde İstanbul medyası...
İşte bu tablo da bize gösteriyor ki gerçekten de kişi kendinden bilir işi... Hakem hakkındaki endişesini dile getirdiği için çirkince saldırılan Ali Şafak Öztürk'e yöneltilen ithamların gerçek muhattabı Forza Beşiktaş hesabındaki görseli hazırlayanlardır; üst akıl gibi soyut bir tanımlanın arkasına sığınarak her maç öncesinde ve sonrasında algı operasyonu yapmaya çalışanlardır.
İşte bu tablo da bize gösteriyor ki gerçekten de kişi kendinden bilir işi... Hakem hakkındaki endişesini dile getirdiği için çirkince saldırılan Ali Şafak Öztürk'e yöneltilen ithamların gerçek muhattabı Forza Beşiktaş hesabındaki görseli hazırlayanlardır; üst akıl gibi soyut bir tanımlanın arkasına sığınarak her maç öncesinde ve sonrasında algı operasyonu yapmaya çalışanlardır.
Görselle ilgili değinmek istediğim son detay ise Ali Şafak Öztürk'e bir diğer İstanbul takımı üzerinden yüklenilmesi... İstanbul takımları için Anadolu takımları ile ilgili bu şekilde ahkam kesmek kolay; çünkü onlar Türkiye'deki futbol realitesinin farkında değiller. Bunu onlara anlatabilmek için önce Anti-İstanbul kavramını anlatabilmek gerek. O yüzden bu konuya bir başka yazıda detaylı bir şekilde yer vermek kaydıyla şimdilik değinmiyorum.
Sadece şunu söylüyorum. İstanbul sömürüsü üzerine kurulu Türkiye'deki futbol düzeninde çok küçük bir azınlık dışında ne yazık ki kimse memleket sevdalısı olarak doğup büyümüyor. Herkese çocukluğunda bir İstanbul takımı empoze ediliyor ve ancak şanslı olanlar bu yalandan kurtulup futbolun gerçekliğini keşfedip doğduğu doyduğu şehrin takımına gönül verebiliyor.
Durum böyleyken ben Ali Şafak Öztürk'ü geçmişi ile yargılamam. Benim için önemli olan bugünkü duruşudur ve şu ana kadarki duruşuyla Sadece Antalyaspor diyen bir Antalyalı olarak benim desteğimi hak ettiğini düşünüyorum. Kaldı ki Ali Şafak Öztürk'e bu konu üzerinden yüklenmek bir İstanbul takımına düşer mi sizce?
İlla geçmişten bir fotoğraf kulanılacaksa o fotoğraf bana göre aşağıdaki fotoğraftır. Siz durmadan TFF bizi mağdur ediyor diye "isyan" edip algı operasyonu yapıyorsunuz ya, işte aşağıdaki fotoğraftaki kişi Türkiye'de futbolun başı, TFF'nin başkanıdır. Boynundaki atkı X takımının atkısı, kendisi de X takımının 2004-2012 yıllarındaki başkanıdır. Ee o zaman haydi durmayınız, X'i bulunuz ama bir tavsiye... Çok uzaklarda aramayınız.
Bu, yaptığınız algı operasyonlarınızdaki çelişkiye, mantıksızlığa ve riyakarlığa sadece bir örnekti. Uzun lafın kısası bu "Kişi Kendinden Bilir İşi" başlıklı algı operasyonuz da emin olun bizler için Anti-İstanbul kavgamızın haklılığını bir kez daha ortaya koyduğunuz bir rezillikten ibaret... İstanbul sömürüsü ile yozlaşmış bu düzende bir de duygu sömürünüzle küçük hesaplar peşinde koşuyorsunuz.
Bu yoz düzen içerisinde bu algı operasyonunuz bugünkü Antalyaspor maçında prim yapar mı? Yapar, zaten yaptığı için bu düzen bugün hala devam ediyor ya. Ancak inanıyoruz ki bir gün bu İstanbul sömürüsü bitecek, tüm Anadolu el ele verip bitireceğiz.
Bu yoz düzen içerisinde bu algı operasyonunuz bugünkü Antalyaspor maçında prim yapar mı? Yapar, zaten yaptığı için bu düzen bugün hala devam ediyor ya. Ancak inanıyoruz ki bir gün bu İstanbul sömürüsü bitecek, tüm Anadolu el ele verip bitireceğiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Küfür ve hakaret içeren yorumlarınızın yayınlanmayacağını hatırlatır, yorumlarınızı paylaşarak blogumuzu zenginleştirdiğiniz için teşekkür ederiz.