26 Ağustos 2013

STSL 2. Hafta Gaziantepspor (D) | Gole Hiç Bu Kadar Yaklaşmamıştık

Gaziantep'e giderken ilk hafta Kayseri Erciyesspor maçında da olduğu gibi beraberlik bekliyordum. Hatta Galatasaray karşısındaki Gaziantepspor'u görünce inceden bir korku bile vardı içimde.

Bu sefer farklı bir ilk 11 ile maça çıktık. Isaac, Diarra, Hakan, Koray, Musa kesik yemiş; onların yerine Fornezzi, Baros, Anton, İbrahim ve Emrah ilk 11'de maça başlıyordu. Bana göre de yerinde değişikliklerdi ama ah bir de aynı kesik Uğur için de atılsa da bir rahatlasak...

Maça hızlı başladık. Özellikle Isaac oynarken unuttuğumuz sağ kanatta Emrah ile bir hareketlilik gözlendi. Özellikle ilk 20 dakika Gaziantepspor'a top göstermedik desek yeridir. İşin açığı bizi heyecanlandıran özellikle deplasmandaki istekli futboldu idi. Biliyorsunuz geçen sezon son galibiyetimizi 29 Ekim 2012'de Fenerbahçe'ye karşı almıştık ve onun dışında galibiyeti isteyerek oynadığımız bir deplasman maçı hatırlamıyorum ne yazık ki.

Tita'nın direkten dönen topu, Baros'un tüm defansı çalımlayıp son vuruşu yapamaması, yine Baros'un şutunu ceza sahasında elle kesen Gaziantepspor defansına rağmen verilmeyen penaltımız... Oyunun Antalyaspor'un istediği gibi şekillendi maç boyunca. Biz hızlandırdık, biz yavaşlattık ama bir türlü istediğimiz golü bulamadık.


Maçın son dakikasında ise belki de Türk futbolunda bir ilk yaşandı. Bir duran top organizasyonu sonucu Anton Ferdinand topa hareketlendi fakat Gaziantepspor kalecisi topu rahatça aldı. Kaleci oyunu başlatmak için koştuğu sırada spiker hakemin penaltı verdiğini söyledi. Evet, hakem penaltı vermiş ve Gaziantepsporlu oyuncuya da kırmızı kart göstermişti. Ancak sonrasında biz tam "Son dakika golüyle bu sezonun ilk üç puanıyla tanışır mıyız?" derken hakem penaltı kararını iptal etti.

İşin aslına bakılırsa ortada penaltılık bir şey yoktu. Ancak önce penaltı verip sonra iptal etmek gibi bir saçmalık Antalyasporlulardan haklı olarak epey tepki topladı. Tüm bu tepkilerle birlikte çoğu kişi "Haksız gelecek puan gelmesin zaten." diyerek teselli bulsa da hakem maça damgasını zaten önceden vurmuştu. Son dakikada da maç boyunca gösterdiği kötü yönetiminin kapanışını iptal kararı ile Antalyaspor'u, kırmızı kart kararı ile de Gaziantepspor mağdur ederek yapmış oldu.

Son söz olarak da öncelikle az sayıda da olsa armayı orada yalnız bırakmayan renktaşlara teşekkür edelim, bu hafta da olmadı ama 3 puanla gelecek hafta tanışmak dileğiyle...


-----------------------------------------

Stat: Kamil Ocak
Hakemler: Hüseyin Sabancı, Kemal Yılmaz, Cemal Bingül, Süleyman Özay, Ferhan Kestanlıoğlu, Hakan Akmısır

Gaziantepspor: Karcemarskas, Şenol Can, Medunjanin, Kecojevic, Turgut Doğan Şahin (Dk. 58 Muhammet Demir), Bekir Ozan Has, Sernas (Dk. 58 Mustafa Durak), Kemal Tokak, Ekrem Hayyam Dağ, Taşkın Çalış, Cenk Tosun (Dk. 79 Serdar Özbayraktar)
Antalyaspor: Fornezzi, Emre Göngör, Serkan Balcı, Uğur İnceman, Aissati, Tita, Emrah Başsan (Dk. 90 Murat Duruer), Baros (Dk. 76 Diarra) , Ferdinand, İbrahim Dağaşan (Dk. 68 Insa), Mehmet Seyfettin Sedef

Kırmızı kart: Dk. 90 Serdar Özbayraktar (Gaziantepspor)
Sarı kartlar: Dk. 42 Turgut Doğan Şahin, Dk. 66 Kecojevic (Gaziantepspor), Dk. 62 Emrah Başsan (Antalyaspor)



Not: İkinci fotoğraf için Hüseyin Yücel'e teşekkürler...




 

17 Ağustos 2013

Bisiklete Yol Ver



Trafikte bisikletler de var.



 

STSL 1. Hafta Kayseri Erciyesspor | Kötü Başladık

Beklediğim sonuç, beklemediğim bir futbolla geldi. Benim beklediğim sıcağa rağmen oturmuş kadrosunu transferlerle güçlendiren Antalyaspor ile iyi bir kadro kuran Kayseri Erciyesspor'un iyi bir mücadele ile geçen gollü bir beraberliği idi ama iki takım da bu görüntüden uzaktı.

Kayseri Erciyesspor'un bahaneleri hazır: Yeni lig, yeni takım, ilk hafta, deplasman, rakip olarak da flaş takım olacak diye gösterilen Antalyaspor... Bize bakıyorum Süper Lig'de 6. senen, kadroda transferlerden sadece biri var yani takım oturmuş durumda, kendi şehrinde maç, geçen senelerden çok daha kalabalık bir taraftar grubu...

Handikaplarımızdan biri sıcak diyeceğim ancak Antalyaspor bunu hep yapıyor. Ne olursa olsun Antalyaspor antrenmanlarını son hafta Antalya'da yapmalı. Bu sıcakları yararına çevirmeli. Bir diğer handiap da hoca değişimi... Ancak hocanın elinde zaten oturmuş bir kadro var ve zaten 1,5 aydır takımla beraber... Dolayısıyla böyle korkak bir futbol olmamalıydı sahada.

Maçın kadrosunda da sıkıntı vardı zaten. Isaac ile Uğur'un bu takımda yeri yok. Açık ve net. Bugün yine hiçbir şey yapmadılar. Anton antrenmanda hazır gibi gözüküyordu, tribünde olması şaşırttı beni. Ancak Musa Nizam oldukça başarılı idi bugün, umarım böyle devam eder bütün sezon boyunca.


Antalyaspor içinse maçın adamı Emre Güngör'dür bana kalırsa. Vleminck'i geçen seneden en iyi Antalyasporlular bilir. Ancak bu sene Emre yapıştı kaldı ve fazla top göstermedi ona. Fethiye maçında da oldukça beğendiğim Serkan yine kendini gösteren isimlerdendi. Diarra bu maçta pek bir varlık gösteremedi bana kalırsa. Ancak Tita ile Aissati birbirlerini daha iyi tanımaya başlamışlar gibi sanki, çünkü önceki senelere göre daha uyumlulardı.

Aybaba'yı da konuşmak gerekirse pek umut vermedi. Diarra ile Baros değişikliği vaktinde geldi. Ancak Isaac'e 85 dakika dayanmak nedir Allah aşkına? Emrah o 5 dakikada bile bir hareketlilik getirdi sağ kanada ki 70. dakikada falan girse neler olacaktı kim bilir... Ayrıca böyle bir havada güçlü yedek kulübene rağmen sadece 2 değişiklik hakkını kullanmak da değişik bir kafa.

İstatistiklere bir göz atalım. Kayseri Erciyesspor 12 şut atmış, 6 korner kullanmış, 27 orta yapmış. Antalyaspor ise 6 şut atmış, 2 korner kullanmış, 12 orta yapmış. Ancak Antalyaspor topla oynamada %53'e, %47 üstünlüğü var. Yani Antalyaspor sürekli topa sahip olmuş ama hiçbir şey yapamamış. Bunların nedenlerinin sorgulanması lazım teknik ekip tarafından.

Bugün tribünler iyi bir performans sergileyemese de doluluk oldukça iyi idi. Yine bir takım sıkıntılar yaşanmış ama onların da düzeleceğini ummaktan başka elimizden gelen bir şey yok. Kareografi denemesinde bulunan Grup 1966 ve Maraton'dakilere de teşekkürler.


Son bir paragrafta toplamak gerekirse belki ilk maç için oldukça yüklendim takıma. Ancak bu sene takım için bu kadar para harcandıysa, taraftar bu kadar heyecanlandıysa hedef yüksek olmalıdır. İşi şimdiden sıkı tutmamız gerekiyor, ne olursa olsun evinde 2 puan kaybettin, sonuç budur.

-----------------------------------------

Stat: Akdeniz Üniversitesi
Hakemler: Cüneyt Çakır, Bahattin Duran, Tarık Ongun, Mustafa Emre Eyisoy, Hakan Ceylan, Serkan Ergün

Antalyaspor: Hakan Arıkan, Koray Arslan (Dk. 63 Murat Duruer), Emre Güngör, Mehmet Sedef, Musa Nizam, Serkan Balcı, Uğur İnceman, Aissati, Tita, Isaac (Dk. 85 Emrah Başsan), Diarra (Dk. 53 Milan Baros)
Kayseri Erciyesspor: Bojan, Fazlı Kocabaş, Mangane, Ekrem Ekşioğlu, Mandjeck, Yasin Öztekin, Randal Azofeifa, Volkan Okumak (Dk. 53 Sinan Kaloğlu), Cem Can, Serkan Atak, Vleminck (Dk. 66 Murat Akın)

Sarı kart: Dk. 74 Mangane (Kayseri Erciyesspor)




 

14 Ağustos 2013

Isparta'da Antrenman Sürrizi

Isparta'da olmam sebebiyle ilk maça gidemeyecek olmamın üzüntüsünü yaşarken Antalyaspor'un son antremanları Isparta Atatürk Stadı'nda yapıyor oluşu neşemizi yerine getirdi. Bu sene Davraz'a gittiğimiz ekipten Haydar ve İsmail ile akşam üzeri buluştuk, ve meşalelerimizi alarak stadın yolunu tuttuk.


Son transfer Natxo ve milli takım kamplarında bulunanlar dışında herkes sahada idi. Anton takım ile çalışırken sadece Wederson düz koşu yapıyordu. Bunun dışında da normal bir antreman oldu zaten. Ancak bu antrenmanın en güzel yanı Isparta halkının takıma olan ilgisiydi. Öncelikle Isparta Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın geldi. Uzağımızda kaldılar; ancak Samet Aybaba ile kahkaha ile geçen bir sohbet gerçekleştirdiler.

Ispartalı çocukların Tita'yı, Diarra'yı, Isaac'i, Baros'u, Wederson'u heyecanla izlemeleri ve birbirine göstermeleri çok güzeldi. Antrenman sonunda özellikle bu saydığımız futbolcularla fotoğraf çektirme yarışı yaşandı. Bu esnada benim gözüme takılan bir olay oldu. Serkan'a biri "Abi ben Trabzonsporluyum ama..." dedi, Serkan da "Ne önemi var kardeşim." diyerek çekildi fotoğrafını. Yani Davraz'da gördüğümüz sıcakkanlı takım aynen devam...


Takımımızı meşalelerle oteline uğurlarken biz de Isparta'da dahi olsa köfte-piyaz yemeye koyulduk. Orada da karşımıza çıkan Antalyaspor formalı bir kardeşimiz de bir kez daha mutlu etti bizi.

Isparta Antalyaspor'a çok alıştı. Her zaman her yerde en büyük Akrep!




 

12 Ağustos 2013

İmzalar Atıldı Sezon Başlasın Gari

Antalyaspor tarihinde cumartesi günü bir ilk gerçekleştirildi ve sezon öncesi imza töreni yapıldı. Bayramın üçüncü gününe denk gelen bu güzel günde böylece hem Antalyasporlu kardeş ve abilerimizle bayramlaşmış olduk, hem de sezon öncesi camia için bütünleşme imkanı sağlnmış oldu.


Organizasyon herkesin beklediğinden iyiydi. İlk sene olmasına rağmen bir uyum vardı. Belirtmekte fayda var reklamı az yapılmasına rağmen Rixos tribünü dolmuştu. Futbolcuların tek tek sahaya çıkışı, fonda çalan Şimşek Geliyor marşının yeni hali, atılan konfetiler, yanan meşaleler, haykırılan besteler... Hepsi birleşince mükemmel bir görüntü çıktı ortaya.

Maça gelince maçın çok da önemi yoktu aslında. Ancak bir şeyler yazmak gerekirse bu maç sayesinde Serkan'ın transferinin ne kadar yerinde olduğunu gördük o yetti. Tita ise taraftarın kendisini neden bu kadar çok sevdiğini tekrar kanıtladı. Yaşa Comandante!


Yönetim, taraftar, futbolcu hep böyle el ele olalım; varsın başarı gelmese de olur.

Yaşa, varol Antalyaspor!





 

06 Ağustos 2013

Antalyaspor İmza Töreni

Bu sene Antalyaspor sezona farklı bir heyecan ile başlıyor. 5 yıllık süre boyunca gelen değişim etkisini gösteriyor. Kombinelere yapılan hücum, şehirdeki heyecan, 7 Temmuz'da yakılan meşaleler güzel işlerin habercisi. 

Bu sene yaşayacağımız ilklerin başında ise imza töreni geliyor. Benim hatırladığım daha önce yapılmış böyle bir organizasyon yok. Kulüpten yapılan açıklamaya göre, Milon Baros, Serkan Balcı, Saso Fornezzi, Onur Tuncer, Ömer Arslan, Fikret Sevilgen ve teknik direktörümüz Samet Aybaba'ya imza attırılacak.  

Bu etkinliğin önemi büyük. Senelerdir dert yandığımız takım-taraftar kopukluğunun önün geçilmeye çalışılıyor bu sene. İlk tepkiyi Davraz'da ölçtük, takımın bizi ne kadar sıcakkanlı karşıladığını yazmıştık zaten, ancak şu an takım Antalya'da olacak bakalım biz nasıl karşılayacağız onları. 

Şuan internet üzerinden takip ettiğim kadarı ile ilgi düşük olacak gibi. Münferit arkadaş gruplarının heyecanını görebiliyorum ancak Antalya spor basınından bir haber dahi göremedim. Hadi basını geçtim taraftar grupları bile Facebook hayran sayfalarından bir kez olsun hatırlatıcı bir bilgi geçmedi. 

Halbuki sezon öncesi tribünde en fazla ses getireceğimiz organizasyon bu olucak. Baros gibi ulusal basında ses getiren bir transfer yaptık, onun için de göz önünde olucaz. Yapacağımız pankartlar, yakacağımız meşaleler, haykırdığımız sevdamızla buluşunca dosta, düşmana öyle sanaldan değil tribünden "geliyoruz" mesajı verebileceğiz ancak ne yazık ki dediğim gibi gereken önem verilmiyor gibi.

Bizler stadyumda maça gider gibi yerimizi alacağız, umarım herkes üzerine düşen görevi yerine getirir ve futbolcularımızı bağrımıza basarız.  

Not: İmza töreni için bir etkinlik sayfası açtık Facebook'da. Oradan da katılımlarınızı bekliyoruz. Facebook üzerinden ne kadar kişinin haberi olursa, o kadar iyi olacaktır. 



  

05 Ağustos 2013

Geldi Çattı Yeni Sezon

Geçen sene "Farklı bir sezona gireceğiz, pek tribünde olamayacağız." demiştik bilet fiyatlarından dolayı. Bu sene ise 180 derece döndü durum. Tanıdığım herkes aldı sanırım kombinesini. Öğrencilik durumundan ötürü benle Özgün hariç. Biz de bir şekilde elimizden geldiğince gidip yerinde izlemeye çalışacağız maçları.

20 gün oldu fikstür çekileli... Fikstür çekiminde insan bir heyecanlanıyor. Herkesin ilk isteği sezonun ilk haftası yakın bir deplasman oluyor. Bizim dışımızda herkesin ise ilk iki üç hafta Antalya'da oynamak istemesi gibi... Fikstür çekimi heyecanı başlatıyor, ilk maçın hangi gün kaçta oynanacağı açıklandığı an ise heyecan tavan yapıyor herhalde.

İlk maçımızı 16 Ağustos Cuma günü 21.45'te Kayseri Erciyesspor ile oynuyoruz. Yaklaşık 10 gün sonra ilk düdük çalınacak. Gerçi ben kronik öğrenci olarak yaz okulu finalleri olduğu için yine statta çekilen ilk üçlüde olamayacağım ama olsun, en azından gerçek Antalyasporlular'ın bu santrada statta olacağını bilmek de yeter bana.

Geçen seneden sonra o kadar güzel ki hangi pankartları yapsak bu sene diye düşünmek... O kadar güzel ki Antalya'ya gidişlerimi yine maçın Antalya'da olacağı haftaya göre ayarlayacağımı bilmek... Kim ne derse desin bizi Antalyaspor kadar heyecanlandıran başka bir şey yok.

Geçen sene kahveciye sormuştuk "Maçı yayınlıyor musun?" diye... Bu sene çaylar kalsın usta biz maça kaçıyoruz...




 

03 Ağustos 2013

Tribünüme Dokunma

Uzun zamandır uğraştığımız yasaklar, artık mevcut hükümetin korkuları sebebiyle çekilmez hale gelmeye başladı. Gezi Parkı eylemlerinden sonra ulaşabildiği her alanda sansür uygulayan hükümeti bu sefer de tüm maçların Lig TV'den ve devletin kanalı TRT'den canlı yayınlandığı düşünülünce tribün korkusu sardı.

6222 sayılı kanun çıktığında da yazmıştık. Bu kanunu ucu açıktır. Polise neredeyse sınırsız ve keyfi yetki verilmiştir diye. Çünkü her şey kolluk kuvvetlerinin inisiyatifinde idi. Şimdi ise siyasi slogan diye icat çıkardılar başımıza.

Bu siyasi slogan nedir? Çav Bella'nın tribünlere uyarlanmış hali bir siyasi slogan mıdır mesela? Ya da tribünlerde sıkça duyduğumuz Gençlik Marşı siyasi bir slogan mıdır? Ya da İstiklâl Marşı söyledikten sonra bağırılan "Kahrolsun PKK!"... Bu da siyasi bir slogan mıdır?

Meşale yasak, pankart yasak, deplasman yasak, davul yasak, slogan atmak yasak, bağırmak yasak... Ayağa kalkmak ne zaman yasaklanacak? Peki ya Türkiye tribünleri statlarda ayağa kalkmak yasaklanmadan ayağa kalkacak mı acaba?

Çıkarı olmadan kılını kıpırdatmayacak bünyelerin, çıkarsızca yüzlerce kilometre yol giden insanları anlaması olanaksız. Yeter ki #TribünümeDokunma





 
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...